Bu gece buraya sinemaya uyarlanmış bir kitaptan bahsedeceğim 2007 yılında Emrah Serbes' in polisiye romanı olan Behzat Ç. serisinin ikinci ve son kitabı yani Son Hafriyat'tan...
Bu kitabı duyduğunda aslında herkesin aklına aa bu dizinin kitabı mı çıkmış dizi tuttu ya hemen kitabını basmışlar gibi basma kalıp bir düşünce gelir ama gerçek bu değil. 2006 yılında Emrah Serbes Behzat Ç. yi yayınladığında eminim o bile yarattığı karakterin Serdar Akar tarafından keşfedilip bu kadar tutacağını tahmin etmiyordu. Oyuncu seçimi konusunda usta Serdar Akar, Behzat Ç. ve diğer karakterleri (Harun, Hayalet, Akbaba, Cevdet, Tahsin..-Şevket'i sevmedim biraz daha gevşek bir abi olabilirdi-) kitapta ki ne benzer kişilikte insanlardan seçiyor. Dizi ve filmdeki tüm karakterler -Şevket Hariç- hepsi kitapta ki karakterlerin özelliklerini harfiyen canlandırıyorlar.
-Hayalet ve Akbaba Tiyatro oyuncu seçmelerinden diziye alınmışlardır.(Berkan Şal-İnanç Konukçu)
Behzat Ç. cinayet büroda başkomiser hayata karşı işlenen suçlar uzmanı.Müzik dinlemez polis telsizi dinler. Kitap okumaz, gazeteye spor sayfasından başlar. Herhangi bir siyasi görüşü yok içimizden biri...Üçünçü sayfaya yansımış hali gibi, adı bile tam değil 1.Amatör' de toplara iyi vuran bir stoper iken, topları bırakıp başkalarını tekmeleye başlamış. İlk kitabı okuyanlar veya dizinin ilk bölümünü izleyenler iyi bilir. Başkomiserimiz kızının doğum gününde ki intiharından sonra hayata küser. Kitaptaki hikayeye göre hiç kimseyle konuşmaz ama bu durum filmde aynı değildir. Kitabı büyük bir zevkle okuyan beni filmde rahatsız eden durumlar buradan itibaren baslar.

Film kitabı okumayan biri için gerçekten güzel sayılabilecek amerikan tarzı macera sahnelerine sahip ama kitapta anlatılanların aksine hızlı sahnelerin filmdeki çokluğu kitapta ki sakinliğe alışmış biri için filmi kötü yapmaya yetiyor. Örnek vermek gerekirse KASS(Kendini Ahmet Sanan Süleyman'ın) polis tarafından 3 emekli polisi öldürdü şeklinde gösterilmesi ve ayrıca filmin daha fazla ses getirmesini sağlamak için filmde Cansu Dere nin oynaması ve bu karakteri kitapta masumluğuyla tanıdığımız Behzat Ç.nin sevmeyi sevişmek için değilde gerçekten kızı gibi gördüğü akıl hastası Songül'ü oynaması bu filmi kötü yapmak için yeterli sebepler. Ayrıca filmde Accent Megane kapışması değil de kitapta ki gibi Toros-Megane rekabetini görmek daha mutlu olmamı sağlayacak sebeplerden biri olabilirdi.

Film ayrıca dizinin bir bölümü gibi sönük kaldı. Behzat Ç. kitapları dizi olarak yayınlanmak yerine gişe ve para beklentisi olmadan kitapta ki olay örgüsüne bağlı bir şekilde 2 film olarak sinemaya uyarlansa eminim film daha fazla sanatsal olup Türkiye ve Uluslararası arenada daha fazla ödül kazanırdı.
Her şeye rağmen Serdar Akar ve ekibine Erdal Beşikçioğlu' na ve diğer tüm CSI Ankara ekibine böyle güzel bir projeyi sinemaya uyarladıkları için sonsuz teşekkürlerimi sunarım...
(Emrah Serbes mükemmelsin kazandığın paralar her kurusuna kadar hakediyorsun.)
(Son not ulan keşke şu filmde GençlerBirliğine daha fazla yer verselerdi be :)